Sahada Sakinlik, Çözümde Kararlılık!

16 Okunma — 15 Kasım 2025 08:04

admin

Ankara Life Dergisine konuk olan Esin Yılmaz, “Kadın sezgisi bir zayıflık değil, en büyük güçtür” diyerek genç kadınlara da ilham veriyor.

Erkek egemen yapısıyla bilinen gayrimenkul sektörüne farklı bir soluk getiren B.O.F.R.E. (Bank of Real Estate) kurucusu ve gayrimenkul danışmanı Esin Yılmaz, sahada edindiği deneyimle kadın temsilinin sektöre kazandırdığı değeri yeniden tanımlıyor. Empati, güven ve duygusal zekâyı işin merkezine alan yaklaşımıyla yalnızca bir ev değil, bir yaşam alanı sunduğunu vurgulayan Yılmaz, müşteriyle kurulan bağın ticari değil, insani bir düzlemde şekillenmesi gerektiğini savunuyor. Bugün hem sahada aktif rol alan hem de kadın girişimcilere özel kariyer yolculukları sunan bir mentorluk modeli geliştiren B.O.F.R.E., kadınların sadece satış değil, proje geliştirme ve strateji alanlarında da güçlü bir varlık göstermesini hedefliyor. Şehrin en çok okunan yayını Ankara Life Dergisine konuk olan Esin Yılmaz, “Kadın sezgisi bir zayıflık değil, en büyük güçtür” diyerek genç kadınlara da ilham veriyor. Gayrimenkul sektöründe sağlam adımlarla ilerlemek isteyen kadınlara cesaret, bilgi ve kararlılıkla yürümeleri gerektiğini hatırlatıyor. Keyifli geçen röportajımız sizlerle, iyi okumalar okumalar dileriz.

B.O.F.R.E. markasını kurarken sektördeki kadın temsiline dair ne gibi gözlemleriniz oldu? Kadın kimliğiniz müşteri ilişkilerinizde nasıl bir fark yarattığını gözlemlediniz?

Gayrimenkul sektörü hâlâ büyük ölçüde erkek egemen bir alan. Ancak sahada gözlemlediğim bir gerçek var ki, kadınlar özellikle güven ve empati konularında önemli bir fark yaratıyor. Ben de bu farkı avantaja çevirmek istedim. Kadın bir danışman olarak, yalnızca bir mülkü değil, aynı zamanda o evin hissettirdiklerini, sunduğu yaşam potansiyelini de müşteriye aktarabiliyorsunuz. Bu da müşteriyle kurulan ilişkiyi salt ticari bir düzlemden çıkarıp, daha insani ve güvene dayalı bir bağa dönüştürüyor.

Gayrimenkul danışmanlığında sahada olmak genellikle “sert” bir algıyla ilişkilendirilir. Kadın olarak bu dengeyi nasıl kuruyorsunuz?

Evet, sahada aktif olmak çoğu zaman mücadeleci ve kararlı bir duruş gerektiriyor. Mesleğe ilk başladığımda, bazı müşterilerde kadın olmam nedeniyle “Acaba süreci doğru yönetebilir mi?” endişesini hissettiğim zamanlar oldu. Ancak bugün geldiğim noktada durum tamamen farklı. Kadın olarak sahada sakinliğimi ve çözüm odaklı yaklaşımımı korumak, bana birçok kapıyı açtı. Elbette bu yalnızca bireysel çabayla değil; sektördeki diğer güçlü kadın danışmanların da desteği ve varlığıyla mümkün oldu. Bugün, kadın danışmanların özellikle güven ve süreç yönetimi konusunda daha çok tercih edildiğini gözlemliyoruz. İnsanlar size güven duyuyor çünkü baskı kurmadan da güçlü ve kararlı olunabileceğini görüyorlar. Bu yaklaşım da markamızın en ayırt edici özelliklerinden biri haline geldi.

Sektörde müşteri güveni en önemli unsurlardan biri. Sizce bir kadın girişimcinin özellikle emlak alanında güven inşa etme biçimi, erkek meslektaşlarına göre nasıl farklılık gösteriyor?

Kadınlar, doğaları gereği dinleme, anlama ve detaylara odaklanma konusunda oldukça yetkin. Bu da emlak sektöründe çok önemli bir avantaj sağlıyor. Erkek meslektaşlarımız çoğunlukla işin teknik yönünü öne çıkarırken, biz kadınlar müşterinin duygusal ihtiyaçlarını ve motivasyonlarını da okuyabiliyoruz. Bu fark, özellikle konut satışlarında belirleyici olabiliyor. Çünkü insanlar bir ev satın alırken, aslında bir yaşam tarzını, bir hissi ve güvenli bir geleceği de satın almış oluyor. Biz de bu sürece empatiyle yaklaşıp, müşterinin duygusal beklentilerine dokunarak güven inşa edebiliyoruz.

Kadın danışmanlar için saha satışından proje geliştirmeye uzanan bir kariyer çizgisi oluşturmak kolay değil. Siz B.O.F.R.E. olarak bu geçişi destekleyen bir sistem kurdunuz mu? Kadınlara özel bir gelişim modeli üzerine çalışıyor musunuz?

Evet, özellikle kadın danışmanların saha satışından proje geliştirme alanına geçişini kolaylaştıracak bir mentorluk modeli oluşturduk. B.O.F.R.E. olarak kadınların yalnızca satış süreçlerinde değil; yatırım analizi, proje yönetimi ve müşteri stratejisi gibi daha geniş alanlarda da aktif roller üstlenmesini önemsiyoruz. Kadın elinin değdiği her yerde disiplin, estetik ve düzenin belirgin bir fark yarattığını düşünüyoruz. Bu yaklaşımı da kurumsal vizyonumuzun temel taşlarından biri haline getirdik.

Bugün sektöre yeni adım atan genç bir kadın girişimci size danışsa, ‘ilk üç adımda neyi mutlaka yapmalıyım ve neye asla izin vermemeliyim’ diye sorsa, cevabınız ne olurdu?

“Cesur ol, bilgini sürekli artır ve asla kendini küçültme.” Bu üç cümle aslında her şeyi özetliyor. İlk adımda herkes hata yapabilir ama önemli olan, pes etmeden devam edebilmek. Kimsenin seni ‘fazla duygusal’, ‘fazla yumuşak’ ya da ‘fazla genç’ bulmasına izin verme. Kadın sezgisi bir zayıflık değil, aksine en büyük gücün. Bunu doğru kullanırsan, bu sektörde çok sağlam bir yol çizebilirsin.

ETİKETLER