“Marka Hikayem” – DOKU!

18 Okunma — 26 Kasım 2025 02:13

admin

“Her kumaşın bir hikâyesi vardır; her perde, bir duyguyu taşır.”Ankara Life Dergisi olarak bu ay, perde tasarımının zarif ve yaratıcı dünyasını Meltem Güneş’in gözünden keşfe çıkıyoruz…

Beymen Home’dan Doku Perde Tasarım’a uzanan kariyer yolculuğunu, tutkuyu işine dönüştürmenin inceliklerini ve kadın girişimci olarak karşılaştığı zorlukları ilk elden dinliyoruz. Meltem Güneş, her tasarımın bir ilhamla başladığını, yaşamın içinden gelen detayların perdelerde nasıl hayat bulduğunu anlatıyor.

Rekabetin yoğun olduğu sektörde fark yaratmanın sırları, dijital dönüşümle gelen yenilikler, zamana ve sürece dair hassas dengeler… Hepsi, Doku Perde’nin perde arkasındaki özenli dünyasını gözler önüne seriyor. Ankara Life Dergisi olarak, bu samimi ve ilham verici sohbetle hem yaratıcı bir yolculuğa çıktık hem de Meltem Güneş’in vizyonunu, duygu ve deneyimlerini sizler için dinledik. İyi okumalar dileriz.

Meltem Hanım, kariyer yolculuğunuz perdecilik sektörüyle nasıl kesişti? Doku Perde Tasarım markasının doğuş hikayesini bizimle paylaşır mısınız?

Çalışma hayatıma Beymen Home’da başladım. Sektöre adım attığım ilk günlerden itibaren, tekstil dünyasının bana hissettirdikleri bambaşkaydı. Kumaşlarla kurduğum bağ, renklerin ve dokuların diliyle iletişim kurmak beni gerçekten mutlu ediyordu.

Zamanla bu tutkumu perde tasarımı ve üretimi alanında geliştirmeye karar verdim. Her kumaşın kendine özgü bir hikâyesi, bir hissi vardı; tıpkı insan dokunuşu gibi. Bu yüzden markamın adını “Doku”koymak çok doğal bir seçimdi. Çünkü aslında marka, içimden gelen bu duyguyla kendini doğurdu.

Perdecilik gibi rekabetin yoğun olduğu bir sektörde Doku Perde’yi öne çıkaran temel unsurlar nelerdir?

Perdecilik, rekabetin yoğun olduğu bir sektör. Ancak Doku’yu farklı kılan en önemli unsur, işimizi ele alış biçimimizdir. Bizim için fark yaratmak; sadece güzel bir perde tasarlamak değil, o perdenin ardında bir hikâye, bir duygu ve bir dokunuş yaratmaktır.

Girişimci kimliğinizle sizi en çok motive eden unsur nedir? Zorluklar karşısında nasıl bir duruş sergilersiniz?

Her zaman kulağımda kalan bir söz vardır: “Başarı için ya var olan bir işi en iyisi yapın, ya da olmayan bir işi yapın.”

Perde tasarımı ve üretimi, her biri farklı beklenti ve zevklere sahip müşterilerle yürütülen yaratıcı ama bir o kadar da hassas bir süreçtir. Bu süreçte zaman zaman değişen piyasa koşulları, malzeme temini, termin süreleri veya müşteri taleplerindeki farklılıklar gibi durumlarla karşılaşmak kaçınılmazdır.Biz Doku’da bu zorlukları bir engel olarak değil, gelişim fırsatı olarak görürüz.

Ürün ve tasarım süreçlerinde ilham aldığınız kaynaklar neler? Doku Perde koleksiyonlarını oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz?

Her tasarım bir duyguyla başlar. Bizim için ilham; yalnızca trendlerden değil, yaşamın içinden gelir. Bir sabah ışığının perdeye düşüşü, denizin tonları, dokunulan bir kumaşın hissi ya da bir mekânın ruhu… Doku’nun tasarımlarında tüm bu detaylar, zarif bir dengeyle hayat bulur.

Kadın girişimci olarak iş dünyasında karşılaştığınız en büyük sınav neydi ve bu süreci nasıl yönettiniz?

Perde sektörü, detayların büyük bir fark yarattığı ama aynı zamanda sabır, direnç ve kararlılık gerektiren bir dünyadır. Bu yolda bir kadın girişimci olarak ilerlemek, zaman zaman görünmeyen yükleri omuzlamak anlamına gelir. Ancak biz kadınlar, zorlukları güzelliğe dönüştürme konusunda doğuştan bir içgüdüye sahibiz.

Karşılaşılan her engel, süreci yeniden şekillendirme fırsatıdır. Doku’da süreç yönetimimiz tam da bu anlayış üzerine kuruludur.

Sektördeki dijital dönüşüm hakkında ne düşünüyorsunuz? Doku Perde Tasarım olarak bu alanda ne gibi adımlar attınız?

Teknoloji artık hayatın her alanında olduğu gibi, perde sektörünün de vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Geleneksel üretim ve tasarım yöntemleri, dijitalleşmenin getirdiği yeniliklerle yeniden şekilleniyor. Bu dönüşüm, bazen ürkütücü görünse de aslında büyük bir fırsat kapısı aralıyor.

Benim için dijital dönüşüm, insan dokunuşunu yok eden değil; onu güçlendiren bir süreç.

Hem marka sahibi hem de aktif bir girişimci olarak zaman yönetimini nasıl sağlıyorsunuz? Rutinlerinizden biraz bahseder misiniz?

Perde tasarımı ve üretimi, sadece estetikten ibaret değildir; sabır, planlama ve doğru zamanda doğru adımı atma sanatıdır. Biz Doku’da zamanı bir yarış değil, bir ritim olarak görürüz. Her projenin kendi temposu, her tasarımın olgunlaşması gereken bir süresi vardır. Bazen bir desenin ilhamı hemen gelir, bazen doğru dokuyu bulmak için günlerce beklemek gerekir. Ama biliyoruz ki her şey, olması gereken anda yerine oturur.

Önümüzdeki dönemde Doku Perde ve Meltem Güneş ismini daha sık duyacağımız yeni projeler, hedefler var mı?

Doku, her zaman kumaşın ve dokunun insanla kurduğu bağı önemseyen bir marka oldu. Bugün geldiğimiz noktada, bu bağı sadece perdelerde değil, yaşam alanlarının tamamında hissettirmek istiyoruz. Çünkü bizim için tekstil, yalnızca bir ürün değil; mekânların ruhunu taşıyan bir dildir.

Önümüzdeki dönemde amacımız, Doku’nun tasarım anlayışını sadece perdeyle sınırlı tutmadan, uniq ev ürünleriyle genişletmek. Her bir ürünün birbirini tamamladığı, evin tüm tekstil unsurlarının aynı dili konuştuğu bir dekorasyon anlayışıyla ilerlemek istiyoruz.

Aslında bu deneyimi son projelerimizde hayata geçirmeye başladık bile…

ETİKETLER